Yargıtay’dan emsal karar! Evlilikte cimrilik boşanma sebebi
Ekonomik Şiddet ve Boşanma Davaları
Hukukçular, evlilik birliği içerisinde taraflardan birinin cimri davranışlar sergileyerek diğer tarafı ekonomik sıkıntıya sokmasının ekonomik şiddet olarak değerlendirildiğini belirtiyorlar. Bu tür durumlar, boşanma davalarında önemli bir kusur unsuru olarak öne çıkıyor. Dava sürecinde haksız bulunan ve mahkeme tarafından hüküm verilen davalı koca, kararın Yargıtay’a taşınmasına karar verdi. Yargıtay, bu tür eylemleri gerçekleştiren tarafın kusurlu olarak nitelendirilmesine hükmetti.
İddiaya göre, eşi tarafından doğal gazı kesilerek piknik tüpüyle yemek yapmaya zorlandığını ifade eden bir kadın, açtığı boşanma davasını kazanarak haklı bulundu. Yargıtay, kadını haklı görerek, evlilik birliği içerisinde eşine cimri davranışlar sergileyerek ekonomik şiddet uygulayan kocayı kusurlu buldu ve bu durumu boşanma sebebi olarak kabul etti.
Cimri Davranışlar Ciddi Kusurlar Arasında
Konu hakkında açıklamalarda bulunan Avukat Nimet Türe, evlilik birliğinin sona ermesine neden olan sebeplerin genel ve özel olarak iki gruba ayrıldığını ifade etti. Avukat Türe, şu şekilde konuştu:
“Ekonomik şiddet, taraflar arasında genellikle evde beyaz eşya almama, kışın doğal gazın derecesini düşürme, eşe yeterli harçlık vermeme veya kredi kartını iptal etme gibi durumlarla karşımıza çıkmaktadır. Yargıtay’ın güncel kararlarında, evlilik birliğinde diğer tarafı ekonomik sıkıntıya sokan ve ekonomik şiddete varan aşırı cimri davranışlar sergileyen eşin, boşanma davası sırasında kusurlu olarak değerlendirildiği görülmektedir. Yargıtay’ın 2020 sonrası kararlarında, eşine karşı aşırı cimri davranışlar sergileyen eşin boşanmada ağır kusurlu olduğu kabul edilmektedir.”
Ekonomik ve Manevi Şiddet İlişkisi
Avukat Türe, sözlerine şu şekilde devam etti:
“Kış aylarında doğal gazı kapatarak eşini ısınma konusunda zora sokma gibi durumlar, hem manevi hem de ekonomik şiddet boyutunu doğurmaktadır. 8. Hukuk Dairesi’nin verdiği bir kararda, boşanmada eşin ağır kusurlu olduğu kabul edilmiştir. Bu durumda koca, maddi ve manevi tazminata çarptırılmış, ayrıca destekten yoksun kalma tazminatı da, evlilik süresince sağlanamayan maddi destek göz önünde bulundurularak belirlenmiştir.”
Farkındalık ve İspat Süreci
Dava sürecinde tarafların farkındalığının önemine dikkat çeken Avukat Nimet Türe, Yargıtay’dan emsal bir kararın değerine vurgu yaptı:
“Evlilik birliğinin temelinden sarsılması durumuna dayalı olarak boşanma davası açan eş, ekonomik şiddete uğradığını kanıtlamak için tanık ifadeleri veya ev içindeki durumları bilirkişi aracılığıyla tespit ettirerek, tazminat ve nafaka hakkına sahip olabilir. Bu hak, her iki taraf için de geçerlidir. Tarafların tanıklarına ve bilirkişi durumlarına dikkat etmelerini öneriyoruz.”